Tüm içerik pazarlama stratejisini hedef kitleyi etkilemek kurguluyoruz elbette ama yaşamın her alanında olduğu gibi güvenilir olmak burada da önemli. Peki ama içerikleriniz nasıl güvenilir hale gelecek? İçerik pazarlaması yaparken hangi hatalar güvenilirliği ve başarıyı olumsuz etkiliyor?
Dürüstlük, şeffaflık ve güvenilirlik, takipçileriniz için artık her şeyden önemli. Tüm bu kavramlara sahip olduğunuzu söylemeniz yetmiyor; gerek çizdiğiniz izlenim gerekse uygulama şeklinizle bunu kanıtlamalısınız. Çünkü yazılı, sözlü veya görsel içerikler, markanın itibarı kadar hedef kitlenin güvenini de artıran en önemli araçlar arasında yer alıyor. İyi bir içerik ajansı ile çalışarak aşağıda vermiş olduğumuz beş içerik pazarlama taktiğini başarıyla uygulayabilirsiniz…
Güven kazandıran 5 içerik pazarlama tüyosu
Paylaştığımız bu beş taktik ile içerik pazarlama stratejinizi gözden geçirmenizde, hatalı bulduklarınızı revize etmenizde fayda var.
1. Kendi etki alanınızı yaratın
Tüketiciler kullanıcı yorumlarını önemsediği için etkileyici bir figürün onayı ürüne veya hizmete güvenilirlik kazandırıyor. Bu basit kural sizin içeriğiniz için de geçerli olabilir. Peki bu güvenilirliği nasıl kazanabilirsiniz?
İçeriğinizi paylaşması için yetkili bir kişi bulun
Sektörde saygın konumda olan birinin/birilerinin içeriğinizi paylaşması hedef kitlenin güvenini kazanmanın hızlı ve pratik bir yoludur. Sosyal medyada aktif olan önemli kişilerle ilişkiler kurarak işe başlayabilirsiniz.
- Sosyal medya postlarını beğenin, paylaşın ve postlarına yorumlar yapın.
- E-posta yoluyla hedeflediğiniz önemli kişilerle iletişime geçin. Görüşlerini sormak veya herhangi bir konuda yardımlarını istemek efektif bir diyalog başlangıcı olabilir.
- Sektörle ilgili etkinliklere her zaman önem verin ve gitmeye çalışın. Böylece hem farklı bakış açılarından ilham alarak bilginizi artırabilir hem de içerik pazarlama sektörünün önemli isimleriyle bir araya gelerek çevrenizi genişletebilirsiniz.
- Kişilerle birkaç kere iletişime geçtikten sonra telefon görüşmesi veya yüz yüze bir toplantı ayarlayın.
İçeriğinize katkıda bulunması için yetkili bir kişi bulun
İçerik pazarlama ile ilgili bir yazı yazarken veya sosyal mecralarda paylaşım yaparken sektörün yetkili isimlerinin eski çalışmalarını referans göstermenin yanı sıra onlarla iletişime geçin. Sizin ve hedef kitleniz adına ilgi çekici noktalara değinebilir, görüşlerini memnuniyetle paylaşabilirler. Böylece içeriğinizi bir uzman görüşüyle daha güçlü hale getirerek hedef kitlenizin güvenini ve saygısını kolayca kazanabilirsiniz.
Ulaşmak istediğiniz yetkili kişilerden her zaman cevap alamayabilirsiniz fakat pes etmeden devam etmelisiniz. Zaman içinde en az beş kişiden birinin geri dönüş yaptığını göreceksiniz. Bir diğer önemli nokta da şu ki; tanınmış, saygın kişilere ulaşmaya çalışarak kendinizi hatırlatmalı, stratejinizi aktif tutmalısınız. Unutmayın ki herhangi bir içeriğe katkıda bulunan kişiler işin son halini kendi hesaplarında da paylaşırlar. Alanında tanınmış birinin çalışmalarınıza katkıda bulunması ve bunu kendi takipçileriyle paylaşması tahmin edeceğinizden çok daha fazla kişiyi etkileyerek hedef kitlenizin size olan güvenini ve bağlılığını artırır.
2. Her zaman dürüst olun
Tık tuzakları internet kullanıcılarının en çok şikayet ettiği konulardan biri. İçeriğe merak uyandıran bir başlık yazıldığı için hedef kitle kendini alıkoyamaz ve tıklar. Ama sonuç genelde hayal kırıklığı olur; çünkü içeriğin başlıkla hiçbir alakası yoktur ya da içerik başlığın uyandırdığı izlenim kadar ilgi çekici değildir. Eğer sadece tıklama sayınızı artırmak için bu yöntemi uygularsanız hem hedef kitlenizin güvenini zedelersiniz hem de itibarınızı çok uzun süre güçlendiremezsiniz. Her zaman başlıkta vadettiğiniz içeriği sunmaya çalışın ve tabii ki okuyucularınızı bilgilendirmek esas amacınız olsun.
3. Kendi hikayelerinizi paylaşın
İçeriğinizi yazarların deneyimlerine atıfta bulunan hikayelerle kişiselleştirmek hedef kitlenizin verdiğiniz mesajları daha iyi anlamasını ve samimi bulmasını sağlar. Hal böyle olunca markanıza, ürününüze veya hizmetinize daha fazla güvenirler. çünkü kişisel tecrübelerle zenginleşen içerikler çok daha inandırıcı olur. Bu yöntem hedef kitlenizle aranızdaki sınırları kaldırarak sizinle benzer duygular hissetmelerine yardımcı oluyor ve bunun doğal bir sonucu olarak içeriğinize ve size güven duymaya başlıyorlar.
4. Tutarlı ve çalışkan olun (içerik pazarlama stratejisinde önemli)
Anlattığınız hikayeler ve sunduğunuz bilgilerin doğru ve değerli olması gerekiyor. Birbiriyle alakasız paylaşımlar yaparsanız takipçileriniz tutarlılığınızı sorgulamaya başlar ve güvenlerini kaybedersiniz. Gerçek ve özgün deneyimlerinizi okuyucuyu sıkmadan düzenli aralıklarla paylaşmalısınız ki kısa vadede etkili sonuçlar elde edebilin.
5. Hedef kitleniz ile yakından ilgilenin
Okuyucularınızın yorumlarına ve sorularına hızlı, özenli, samimi cevaplar verin ki düşüncelerine önem verdiğinizi fark etsinler. Unutmayın, içeriğinize ilgi duyan kişiler tanıtımınıza destek olabileceği gibi ileride müşteriniz de olabilir. Bütün iletişimi profesyonel ve samimi bir tondan yürütün. Kendinizi belli aralıklarla hatırlatıp, her fırsatı değerlendirmeye çalışarak kurumun akılda kalıcılığını ve güvenilirliğini destekleyebilirsiniz.
İçerik pazarlama adımlarında büyük hatalardan döndüren tavsiyeler
Hatalar, atılan yanlış adımlar… Geriye dönüp baktığımızda onları yapmış olmaktan dolayı nefret duyabiliriz fakat yanlışlarımız ilerleyen zamanlarda en iyi öğretmenlerimiz olarak karşımıza çıkıverir.
Eski ABD’li basketbol oyuncusu ve şampiyon olan John Wooden’a der ki, “Eğer hata yapmıyorsan, hiçbir şey öğrenmiyorsun demektir. Ben hata yapan kişiyi olumlu karşılarım.”
Hatalardan ders çıkaracağımız o süreç bizim için sorunlu ve de acılı olabilir. Yanılsamalarımızdan ve hatalarımızdan deneyimleyeceğimiz bu sancılı durumları en aza indirmek için, sizlere içerik pazarlama dünyasının içerisinde olan kişilerin derlemiş olduğu bir liste hazırladık. Bu listede kendileri yapmış oldukları bazı hataları paylaşıyor ve de sizlere pazarlama içeriği konularındaki hatalardan nasıl kaçınacağınıza dair ipuçları veriyorlar!
HATA 1: Her şey olmaya çalışmak
Lisa Mattson, Jordan Vineyard & Winery (https://www.jordanwinery.com) Pazarlama ve İletişim direktörü
“Yedi yıl boyunca Jordan Winery’nin birçok konuyla ilgilendiğini gösteren blog yazıları ürettik. Yemek pişirmek hakkında postlar, bahçe işleriyle, çiftçilikle, şarap yapımıyla, konstrüksiyonla, desen tasarımıyla, seyahatle ya da haberlerle ilgili postlar… Ama bu durum ana bir konu seçip ona sadık kalmamıza engel oldu. Mutfakta kullanılabilecek en iyi bıçağın ne olduğunu öğrenmek isteyen bir müşteri, büyük ihtimalle asma yapraklarının nasıl çiçek açtığını ya da sel baskının bahçeleri nasıl etkilediğini pek de önemsemez.”
ÇÖZÜM: “İçeriğimizi iki blog şeklinde ayırdık: Bir tane yemek ve seyahat üzerine, bir tane de şarap yapımı odaklı.”
HATA 2: Başarısızlıklara takılı kalmak
Jason Schemmel, Harper Collins Christian Yayıncılık Sosyal Medya Yöneticisi
“Sosyal medyada içeriklerin sayısına odaklanmıştım. Beş marka yönetiyordum ve günde altı-yedi kez Facebook’ta, üç-dört kez Twitter’da ve bir kez Instagram’da paylaşım yapıyordum. Uzun süre sayıları yukarıda tutmaya çalıştım ve bu beni çok zorladı. Gerçekten de yayımladığım içeriklerin çeşitliliği hakkında durup düşünecek vaktim hiç olmamıştı.”
ÇÖZÜM: “Daha az içerik yayımlamaya başladım. Yarattığım ve yayımladığım içeriğin kalitesinden emin olmak için de daha fazla vakit harcadım. Bu şekilde okuyucu kitlesiyle daha derinden bir bağ kurmuştum. Okuyucu sayılarım ise hızla yükselmişti.”
HATA 3: Viralliği bir hedef olarak ayarlamak
Chat Pollitt, Native Reklam Enstitüsü Vice President of Audience
“Sadece virallik ise amaç, bu şekilde hiç kimse hiçbir şey üretemez. Seçtiğiniz bu yöntem işe yarasın yaramasın, ben viral olması için bir içerik üretmem.”
ÇÖZÜM: “Hedef kitleye yardımcı ve faydalı olmak için içerik üretmeyi hedef almalıyız.”
HATA 4: Kişisel istekler doğrultusunda hareket
Melanie Deziel, Mdeziel Media Native Reklam Uzmanı
“Takımdaki bir ya da birçok kişi bir projeyle ilgili parlak fikirleri olduğunu iddia edebilir. Ama önemli bir kısmı konuyla ilgili ayrıntılı araştırma yapmadan kendi yarattığı fikrin harika olduğunu savunuyordur. Halbuki o fikirle ulaşılacak olan hedef, ulaşılmak istenilen hedef değildir.”
ÇÖZÜM: “Başlamadan önce tam olarak neyi başarmak istediğimize takım olarak karar vermeli, içeriğimizi tasarlamalı ve hedeflerimizi iyice artmalı, gözden geçirmeliyiz ki herkesin aynı hedef için uğraş verdiğine emin olalım.”
HATA 5: Yazarların “uzman” olması gerektiğini düşünmek
Rebecca Lieb, Yazar ve Danışman
“Yıllar önce bir profesöre herhangi bir konu hakkında yazmak için kendimi yeterli hissetmediğimi ve bunun sebebinin de problemlere kesin cevaplar sunamayacak olduğumu dile getirmiştim.”
ÇÖZÜM: “Bana cevapları bilmenin değil, doğru soruları sorabilmenin çok daha önemli olduğunu söylemişti.”
HATA 6: Uzmanların piyasaları hakkında her şeyi bildiklerine inanmak
Joakim Ditlev, İçerik Pazarlama DK İçerik Pazarlama Uzmanı
“İçerik pazarlamasında yaptığım hatalardaki ortak nokta, piyasayı iyice anlayamamış olmamdı. Şirketlerin piyasada neler olup bittiği konusunda pek de fikir sahibi olmadığını fark edene kadar, onların sözlerine ve yönlendirmelerine güveniyordum. Şirketler istatistiklere ve göstergelere bakabilirler ama kendi müşterileriyle konuşmak için çok az zaman ayırıyorlar. Zaten biliyor ve yapıyor olduğun şeylere bakarak, (mesela istatistikler) doğru cevapları bulamayabilirsin. Müşterilerle kuracağın iletişim çok önemli!”
ÇÖZÜM: “Ben şimdi ne zaman yeni bir projeye başlayacak olsam en az iki müşteri ile konuşmayı gerekli görüyorum. Eğer bu mümkün değilse, bir anket çalışması ya da benzeri bir şey ile projeyi yürütmeye devam ediyorum.”
HATA 7: Reklamların büyüsüne kapılmak
Andy Crestodina, Orbit Medya Başkan ve Strateji Direktörü
“Pazarlama teknolojisi sosyal medyada ve bloglarda gereğinden fazla büyülü gösteriliyor. Yayıncılar da buna kendilerine kaptırabiliyorlar.”
ÇÖZÜM: “Öğrendim ki, bu tarz konularda yeni bir makale yazmaktansa birkaç yıl önce yazdığım zaten var olan eski bir yazıyı güncelleyerek daha iyi sonuçlar elde edebilirim. Keşke bunu yıllar önce keşfetseydim.”
Hata 8: E-mailin gücünü küçümsemek
Donna Moritz, Socially Sorted, Dijital İçerik Uzmanı ve Kurucusu,
“E-mailimde iletişimde olduğum kişileri ya da konuları belli bir düzen içerisine koyamadım, belirli ayrımları planlamadım.”
ÇÖZÜM: “Şu anda e-mail yolu ile hallettiğim işlerimi belli bir düzen çerçevesi içinde yürütüyorum ve biliyorum ki iş yaşamında bu çok çok önemli bir ayrıntı. Derleyip düzenlediğim listede örneğin müşterilerimin isteklerine ve ihtiyaçlarına göre bir ayrım da yapıyorum ki onlarla en iyi iletişimi kurabileyim ve de faydalı bir geri dönüt sağlayabileyim. Bu durum yaratacağınız içeriğin titizliği ve müşterinin istediğiyle de bağdaşması konusunda size çok fazla yarar sağlıyor.”
HATA 9: Mükemmeli beklemek
Scott Lum, Microsoft İçerik Pazarlama Yöneticisi
“İlk kez bir içerik pazarlama stratejisi oluşturduğumuzda, çok da mükemmel bir stratejimiz yoktu. Biliyorduk ki isteğimiz ileride de çalışabileceğimiz müşterilerle bağ kurmak, okuyucu kitlemizi de sağlama almaktı.”
ÇÖZÜM: “Fark ettik ki mükemmelle başlamaktan ya da mükemmeli bekleyip vakit kaybetmektense, bir şeylere hemen başlamak çok daha iyi bir fikir. Örneğin, ilk yıl bizim önceliğimiz tasarladığımız ya da tasarlayacağımız içeriği doğru olarak paylaşabilme yeteneklerimizin neler olduğu üzerine yoğunlaşmaktı. İkinci yılımızda ise, içeriklerimizin kalitesini arttırmaya ve de iyileştirmiş olduğumuz içeriğimizi yayma stratejimize odaklanmaktı. Ürettiklerimizin meyvesini tam anlamıyla almaksa üçüncü yılımızda oldu. Gerçekten de içerik pazarlaması bizim için başlı başına evrimsel bir süreçti.”
HATA 10: Yazı dünyasında içerikleri biraz sınırlamak
Srinivasa Raghavan, Animaker CEO ve Kurucusu
“Görsel içerik yaratımında farklı bakış açıları konusu üzerine kullanıcılarımızı düzinelerce yazılarla bilgilendirmeye çalıştık fakat istediğimiz ilgiyi pek de elde edemedik.”
ÇÖZÜM: “Düz yazı okumaktansa animasyon videoları görmeyi ve o şekilde öğrenmeye odaklı öğrencileri olan bir öğretmenden ilginç bir geri dönüş aldık. Bu öneri ile kendi kullanıcılarımızın seveceği ve ilgileneceği biçimde görseller hazırlamaya ve içeriğimizi daha da canlandırmaya özen gösterdik. Onları çekmek ve onlara daha da yardımcı olmak için sadece yazılar değil bir sürü video şablonları ve GIF’ler yarattık. Bu fikir sayesinde trafiğimiz 10 katına çıktı. Her zaman daha iyisini denemek ve de her yıl yenilenmek gerek…”
Sonuç: İçerik pazarlaması alanında hata yapmaktan korkuyorsanız, bu uzmanlardan en iyi tavsiye en basit olanı aslında; KORKMAYIN.
Amerikan Endüstriyel Hijyen Derneği Pazarlama Yöneticisi olan Ben H. Rome der ki, “Asla risk almaktan korkmayın. yenilenme ve gelişmenin sık sık geldiği yer risk almaktan geçer.”
Bu gönderiyi Instagram’da gör